Çene - Diş Bozuklukları ve Tedavileri
Çocuklarda dişlenme dönemi 3’e ayrılır. Süt dişleri dönemi, karışık dişlenme dönemi ve kalıcı dişler dönemidir.
Çocuklarda dişlenme dönemi 3’e ayrılır. Süt dişleri dönemi, karışık dişlenme dönemi ve kalıcı dişler dönemidir.Süt dişleri döneminde; bebek yaklaşık 5–6 aylıkken ağızda dişler çıkmaya başlar ve iki buçuk, üç yaşında çocuğun ağzında 20 adet süt dişi bulunur. Sağlıklı süt dişleri, çiğneme, konuşma görevini yerine getirmeyi sağlar. Aksi halde süt dişlerinde çürükler var ise bunlar tedavi edilmelidir. Süt dişleri tedavi edilmediği takdirde süt dişlerinin hemen altında veya yanında ağızda çıkacak olan daimi dişlere de geçecek ve kısa sürede daimi dişi de çürütecektir. Süt dişleri daimi dişlere sürme rehberliği yapmalı ve onların yerleşeceği boşluğu korumalıdır. Tedavi edilmeden erken kaybedilen süt dişinin yeri komşu dişlerce işgal edileceğinden daimi diş yer bulamayıp, damak veya yanak tarafına doğru eğri ve düzensiz olarak çıkacaktır. Süt dişlerinin erken kaybedildiği durumlarda çekilen süt dişinin yerine daimi diş boşluğunu korumak için sabit veya hareketli yer tutucular yapılabilir.
Karışık dişlenme döneminde; ilk daimi diş 5–6 yaşlarında sürer. Çocuk 12 yaşına gelene kadar sırasıyla bütün süt dişlerini dökerek daimi dişleriyle yer değiştirir. Bu yüzden 6- 12 yaşına kadar olan bu dönemde çocuk hem süt dişlere hem de daimi dişlere sahiptir. Bu dönemde çocuğun dişlerinde problemler fazla oluştuğu için düzenli dişhekimi kontrolünde olması zorunludur. Daimi diş dizisinde oluşan çapraşıklıklar, düzensizlikler çene gelişim bozuklukları tespit edilerek gerekli koruyucu ortodontik tedaviler ( basit tel uygulamaları ) yapılmalıdır.
Koruyucu (1. Faz) Ortodontik Tedavi Nedir?
Koruyucu ortodontik tedavi diş-çene ve yüz yapılarının normal ilişkilerinin korunması ve bu ilişkileri bozacak etkenlerin erken dönemde ortadan kaldırılmasına yönelik uygulamalardır. İleriki yaşlarda yaşanan ağız yapısı bozuklukları, dudak ve dil fonksiyonlarındaki ve çene gelişimindeki sorunların ortak nedeni erken yaşta teşhis edilmeyen ortodontik problemlerdir. Kalıtsal sebepler, parmak emme, emzik ve biberonun uzun süreli, yanlış kullanımı, süt dişlerinin erken kaybı ortodontik problemlerin başlıca nedenleridir. Erişkin dönemde uzun, yorucu ve maliyetli uygulamalara başvurulması gereken ortodontik sorunlar 7 – 8 yaşına kadar teşhisi gerçekleştiğinde kısa süreli, kolay ve ağrısız ‘KORUYUCU(1.FAZ) ORTODONTİK TEDAVİ’ ile çözümlenebilir.
Çocuklarda kesici dişlerin sürmesi aşamasında kesici dişlerde sıkışıklık, çapraşıklık, ya da bu kesici dişlerin ağızda çıkmaması bunu takip eden çene darlığı problemlerinde zaman kaybetmeden 1. Faz Koruyucu ortodontik tedaviler ( çene genişletici, çeneler arası ilişkileri düzenleyen fonksiyonel apareyler ) uygulanmalıdır. Koruyucu ortodontik aktif plak veya aktivatör olarak isimlendirilen bu apareyler büyüme ve gelişim potansiyellerinin kullanılmasını veya yönlendirilmesi prensibi ile çalışır. 8–9–10 yaşlarında en geç 11 yaşına kadar başlanmalıdır.Büyüme dönemi içinde yapılabilen bu tedavi eğer busüreç içinde yapılmazsa daha sonra oluşacak ortodontik anomalinin iyileştirme şekli koruyucu ortodontik tedaviye göre daha zor ve daha maliyetli olacaktır.Eğer problem hafifse, basit hareketli ortodontik apereyler ile tedavi uygulanır. Ama problem büyükse o zaman hekim sabit braketli(diş telleri ile) Ortodontik tedaviyi tercih eder.
2. Faz Ortodontik Tedaviler:
Bu uygulamaların diş çene düzensizliği tedavi edilemez ise veya hasta tedavi için zamanında başvurmaz ise; (12 yaşından önce ) daha sonra daha uzun ve maliyetli olan; bazen de daimi dişlerin çekilmesi ile birlikte yapılan 2. Faz ortodonti tedavilerine ihtiyaç duyulur. Bu sebeple ortodontik tedavide yaş önemlidir.